27 Eylül 2015 Pazar

Benim de babam var

   Erkek arkadaşımla (artık yok) kahvaltıya gitmiştik bir gün, patavatsız garsona hazırlıksız yakalandım. İlk aşkımı sordu. Kızların ilk aşkları babası olurmuş diye geveledi salak salak sonra da. O an canım o kadar çok yandı ki sanki çocukken hep bebeklerim olsun istemişim ama olmamış gibi mi desem nasıl desem bilmiyorum bu nasıl tarif edilir. Erkek arkadaşım bunu fark etmedi bile, acılarımı saklamayı üstünü kapatmayı bu kadar iyi mi başarıyordum gerçekten ya da görmek istemedi belki de, ama her türlü o da yaktı canımı.

   Ben de isterdim babam saçlarımı okşasın, yanımda olsun hep. Birileri babam şunu yaptı bunu yaptı dediğinde ne hissettiğimi bilebilir misiniz? Anlayabilir misiniz bunu? Olmadı işte, olmayacak da. O kavramla ilgili istediğim hayal ettiğim hiçbir şey olmayacak benim hayatımda. Hayatta olduğu için şükret, ya olmasaydı diye kendimi teselli etmeye çalışsam da söz dinlemiyor bu gönül, istiyor yine de.
Gözlerimi kaçırdım ayrılırken, görür de canı sıkılır diye. Boğazım düğümlendi çıkmadı sesim sadece el sallayabildim, bilmiyorum nasıl uzaklaştığımı. Bir daha ne zaman göreceğimi de bilmiyorum. Lanet gidesice hayatta hiçbir şey bilmiyorum. Tutamadım engel olamadım gözyaşlarıma yine.

   Kız kardeşim dalga geçti yolda benimle, güldü. Sonra baktım ki benden ayrılıp üst kata çıkınca ağlamaya başlamış. Kendi kendime sen büyüksün güçlü olmalısın ağlama git yanına destek ol desem de başaramadım yine. Gidelim birlikte kalalım bugün dedi ama olmaz geçti bir kere, her şeyi daha zor yapardı bu. Onu öyle görünce daha da çok yandı canım, diyemedim hiçbir şey.
Babamın da canı yanıyor mudur ki ayrılırken? O da özlüyor mudur bizim gibi? Ben şimdi bunu nasıl atlatacağım bu yalnızlığımda. Anlatmam da anlatamam da, canımdan can gitti yine.
   Ben babamı hiç doya doya öpmedim biliyor musunuz? Hatta belki de hiç. Bir kere işe giderken beni öptüğünü hatırlıyorum sadece, o gün bu o kadar tuhaf gelmişti ki? Babalar da öpermiş. 12-13 yaşlarındayım bir kere annemle tartıştılar, ikisinin de haksız tarafları vardı, babam balkona geçti ben de yanına gittim okulda neler olduğunu anlatıyorum heyecanla kafası dağılsın diye, bir anda bana kim haksız diye sordu, kendisi olduğunu söylediğimde öyle bir ses tonuyla "sen de mi?"diye sordu ki yıllar geçti üstünden ama o anki boynunu büküşü, bakışı, ses tonu gitmedi hiç aklımdan. Ne zaman aklıma gelse şuan olduğu gibi sahip çıkamam gözyaşlarıma.
    Ve neden ayrılıklar bu kadar zor olmak zorunda ki? Neyse çok şükür hayatta diyelim yine değil mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder