30 Ağustos 2015 Pazar

İsyan etsem de umudum var

Yazabilirim acılarımı ama sonra soruyorum kendime neden diye. Neden? Hafifleyecek mi bu acı?

Anlatınca geçebilir mi? Gerçekten anlayabilir misiniz?

Her şeyin O olmadığını bilsem de ben mutluluğumu, huzurumu öylece bıraktım, bekleyemedim.

Nereye kadardı ki bu bekleyiş, seviyorsam yapmalıydım bir şeyler ama aması vardı işte. Bu bir oyundu ve ben kurallarına göre oynamadığım için kaybettiğimi çok sonradan fark edecektim, öyle de oldu.

Aşk neydi diye sorduğumda cevabını şuan verebiliyorum, tatlı bir oyundu. Erkek avcılıktan çıktığında bitiyordu her şey. Bir ilişkide fedakarlık yapan erkek değilse orda bir ilişki yokmuş ve çok sonradan anlıyoruz her  şeyi.

Beyin bu işte, standart. Ne zamanki teslim olduk onlara, kaybettik. Her şey dozunda güzeldi. Ne zaman kaybetme korkusu gitti o zaman bitti her şey. Kendilerine yeni avlar aramaya başladılar, sevelim sevilelimlerimi ise bir kere daha çöpe attım böylelikle. Ve erkekleri tanıdıkça aşka olan inancımı daha da çok kaybettim. Her şey gibi bitmeye mahkum bir duygu bu da.

Eski sevgiliyi geri getirmenin garanti yolları kitabı varmış, komik aslında, güldüm görünce, az para da değil hani :) Bazen sadece bittiğini kabul etmek gerekir. Herkes yapmak istediği için bahanesini bulacaktı sonuçta, o da buldu ve gitti.

Kaçmak istedim her şeyden. Öyle de yaptım, sustum günlerce. Ama baktım ki sustuklarımda bir şey anlatamadı. Yine hatalı ben oldum, yine yalnız kalan ben oldum. Tabi ders çıkarmadım da değil tüm bunlardan.

Ve neyi fark ettim biliyor musunuz? Biz kadınlar iki güzel söze tamamız, çok şey beklemiyoruz affediciyiz ama erkekler öyle değilmiş, geri dönüşü olmayan sözleri varmış. Özellikle sinirli andayken konuşmamak gerekiyormuş, söylediklerini unutmuyorlarmış.

Mutluluğun tamamı, huzurun adıydı oysaki. Beni mutsuz ettiğini söylemem bu kadar kötü sonuçlanmamalıydı ki bu da bahanedir belki de. Soruyorum kendime, peki ya şimdi Aylin?

-İyi misin?
-...
-Huzurlu musun?
-...
-Değdi mi yaptıklarına?
-...
-En önemlisi MUTLU MUSUN?
-...
-Susma artık
-...

Yazacağım işte, hiçbir şey değişmese de yazacağım, canım yansa da yazacağım ordan, burdan, şurdan. Ama ben aşkı hiç sevmedim, anlatamamayı da, kelimelerimin yetememesini de. Ben bu hissi hiç sevmedim. Özlemeyi de sevmedim ama bu da kaçınılmazdı. Bu fırtına durulur mu?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder